SAYGI KAVRAMI VE İNSAN

                 İlk şartımız saygı !

Saygı ne demek ? Saygının kapsamı ne ? Kime göre neye göre saygı ?  Toplum saygıya önem veriyor mu ? Bunun gibi anlamını ve kavramını düşünüp, cevap arayıp durduğumuz o değişik muhteşem sorular...

Gelin bu bilindik ve bilinmedik tüm sorularımıza birlikte yanıt arayalım.

Evet, saygının hepimizin bildiği anlamı şöyledir; her türlü değer yargısına önem vermek ve onlara itibar etmek. Bu kavram yeterli midir bizim için ? Yoksa daha açabilirmiyiz, bir düşünelim. Bence saygının bir kapsamı olamaz. Saygı her şeye ve herkese aynı oranla gösterilen, tüm kapıları açan bir anahtar gibidir. Her kapıyı açabiliyorsa zaten bir kapsamıda olamaz. Ancak bu saygı kavramının insan kafası içinde bir kapsamı olduğu aşikar. Mesela bir hizmetkar saygının kapsamı olduğu için değil, sırf efendisine mecbur olduğu için saygıyı kapsamlandırır, sınırlandırır. İşte o zaman kapsam değişebilir. Ancak asil bir bey'in kendinden başkasına gösterdiği saygının kapsamı olamaz. Sonsuzdur. 

Saygı kime ve neye göre ? Bu soruya yanıtımız o kadar zor olmayacak. 

Öncelikle saygının herkese ve her şeye gösterildiği aşikar. Ancak saygı eğer karşında duran kişiden menfaat ve çıkar beklemediğin zaman gerçek bir içtenlik niteliği taşır. Bir erkek bir kadını içten seviyor ve onu öyle kabul ediyorsa bu işte gerçek saygıdır. Ancak bir işçi bir patronuna sırf parası ve pulu için saygı gösteriyorsa bunun saygı terimi kapsamına alınmasıda bi o kadar mantıksızdır. 

İnsan insana saygısını içtenlik ve sevgiyle gösterirse bir anlamı olur. Ve bu saygının özü icin yeterlidir. 

Bir diğer üzerinde durmam gereken şeyin ise saygının ne sekilde, nasıl ?gösterildiğidir.  Bunun cevabını bende birkaç örnekle yanıtlayacağım. 

Saygı benim görüşümce sadece sözlerle belirtilmez. Mesela bir insanın fikrini öğrenirken onu aşkla ve dikkatle dinliyorsanız bu bir saygı göstergesidir. Birine veya bir şeye değer veriyor ve önemsiyorsanız bu bir saygı göstergesidir. Haksızlık karşısında susmuyorsanız eğer, bu da tanrıya bir saygı göstergesidir. En mühim olan saygı eylemi ise insanın kendine olan saygısıdır. Eğer bir birey, kendine, yaptığı işe gönülden bağlıysa ve bunu tüm samimiyetiyle yapıyorsa kendine saygısı onu sarar, sarmalar. Kısacası Hayatını asil bir şekilde geçiren her hangi kimse kendine ve kendi dünyasına son derecede saygı göstermiş olur. 

Toplum açısından bakarsak şayet, saygının toplum kuralları dışında kalan başka bir dünya olduğunu görürüz. Toplumdaki her bir birey saygı duymak ve duyulmak ister. Lakin kendi değer yargıları için başkalarının değer yargılarına saygı duymayanlar, kimseden saygı bekleme eğilimine girmemelidir.

Ne yazık ki bu durum böyle değildir. Hele de bizim Türk milletinde bu saygı sorunun hala aşılamadığı kanaatindeyim. Çünkü birbirlerinin görüşleri için birbirinin canına kast eden insanlara şahit oldum. Fikirlere ve yapılan işlere saygı göstermeyen bir toplum halini aldığımızı utançla söylemek isterim. Herkes birbirine kinle ve nefretle bakıyor. Yöneticiler bile bunun farkına hala varamamış durumda. Kendi ideolojileri için insanları birbirine düşürenler bile var. Ve hala bu tür zihniyetler umarsız bir şekilde çoğalıyor ve türüyorlar. Ne yazık, ne yazık bizlere... 

Kısacası; kendine ve insan fikrine saygısı olmayan her bir kimse kukla olmaya ve cahil kalmaya mecburdur. Saygının olmadığı bir yaşam düşünülemez. Saygının olmadığı birbyerde hiç birşey var olamaz. Ne bilim, ne akıl, ne kültür, ne de bir başkası... Ve yahut aziz bir millet... Hepsinin temeli saygı eğiliminden geçer. Toplum ve millet kavramı içinde saygının önemini göstermek lazımsa eğer bir söz ile örnek vermek istiyorum, bu örneğimiz işte şudur:

Türkiye cumhuriyeti kurucusu Gazi mustafa kemal Atatürk şöyle der;

Bir toplumda kıymet ve kuvvet, onu oluşturan kişilerin kendilerini bir kıymet ve kuvvet olarak kabul etmelerindendir. Ancak, bu gibi kişilerden meydana gelmiş sosyal toplumlar tam bir bütün olarak kıymet ve kudret görünümü arz edebilir. (1937)

Bana bu yazımda eşlik ettiğiniz için hepinize saygımı sunarım. Popüler olmak gibi bir hedefim yok. Sadece içimden geçenleri yazıyorum... Hepinize saygılarımı ve sevgilerimi sunarım. Sağlıcakla, iyi okumalar.