HOCALI VE DİĞER KATLİAMLAR

           Hocalı biçare haykırıyor !

Türk milletinde Soykırımın coğrafyası Balkanlardan Anadolu’ya,  Rumeliden Ortadoğu’ya, Kafkaslardan tüm Türkistan’a ve Uyguristan’a kadar genişlemekte ve yüz milyonun üzerinde bir Türk nüfusun kaybına sebep olmuş ve olmaktadır.
Baktığımız zaman tarih boyunca yüzlerce katliama uğramış Türk milleti görmezden gelinen katliamlara maruz kalmaktadır.
Türk milletinin uğradığı katliamlardan bahsetmek gerekirse bu yazımızda ermenistan ve azerbeycan arasında yaşanan Karabağ meselesinden ve hocalı katliamından bahsedeceğim. En son olarak genel bir analiz yaparak Türklerin maruz kaldığı katliamları ve hala devam eden soykırımları inceleyeceğiz..

HOCALI KATLİAMI;
Ermeni güçlerinin 1991’in sonlarına doğru ablukaya aldığı Hocalı, 936 kilometrekarelik alana sahipti.2 bin 605 ailenin,11 bin 356 kişinin yaşadığı bir kasaba olan Hocalı’da Aralık 1991’de Karabağ’ın başkenti olarak kabul edilen Hankendi şehrini işgal eden Ermeniler daha sonra Hocalı’yı hedef aldı.ermeniler bu katliamın hazırlığını yaparken azerbaycan kuvvetleri bölgede bulunmuyordu.Bu da demektir ki hocalı yanlız ve tek başına !

Karabağ Savaşı devam ettiği sırada tarih 26 Şubat 1992 yi gösteriyordu.Ve Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasına giren Ermenistan'a bağlı kuvvetler toplu şekilde hocalı Türklerini katletti.Bu katliam neticesinde yüzlerce Türk çocuğu hayatını kaybetmiş her zaman olduğu gibi yine bir ermeni mezalimi baş göstermiştir...
                                                                                                                                    Batı basınında hocalı katliamı:
– krua l’Eveneman Dergisi (Paris), 25 Şubat 1992 tarihi: Ermeniler Hocalı’ya saldırmıştır. Bütün dünya vahşice öldürülmüş cesetlere şahit oldu. Azeriler binlerin öldüğünden bahsediyor.
– Sunday Times Gazetesi (Londra) 1 Mart 1992 tarihi: Ermeni askerleri binlerce aileyi yok etmiştir.
– Financial Times Gazetesi (Londra) 9 Mart 1992 tarihi: Ermeniler Ağdam’a doğru giden orduyu kurşun yağmuruna tutmuştur. Azeriler 1200 kadar ceset saymış. Lübnanlı kameraman, ülkesinin zengin Ermeni Taşnak lobisinin Karabağ’a silah ve asker gönderdiğini onaylamıştır.
– Times Gazetesi (Londra) 4 Mart 1992 tarihi: Birçok insan çirkin hale getirilmiş, masum kızın sadece kafası kalmış.
– İzvestiya Gazetesi (Moskova) 4 Mart 1992 tarihi: Kamera kulakları kesilmiş çocukları gösterdi. Bir kadının yüzünün yarısı kesilmişti. Erkeklerin kafa derisi soyulmuştu.
– Le Monde gazetesi (Paris) 14 Mart 1992 tarihi: Ağdam’da bulunan basın mensupları, Hocalı’da öldürülmüş kadın ve çocuklar arasında kafa derisi soyulmuş, tırnakları çıkarılmış üç kişi görmüşler. Bu, Azerilerin propagandası değil bir gerçektir.
– İzvestiya Gazetesi (Moskova) 13 Mart 1992 tarihi: Binbaşı Leonid Kravets: “Ben kendim tepede yüze yakın ceset gördüm. Bir erkek çocuğunun kafası yoktu. Her tarafta işkenceyle öldürülmüş bayan, çocuk ve yaşlılar vardı.”
– Valer Actuel Dergisi (Paris) 14 Mart 1992 tarihi: Bu ‘özerk bölgede’ Ermeni silahlı birlikleri yakın doğuda üretilmiş yeni teknolojiye, ayrıca helikoptere sahiptiler. ASALA’nın Suriye ve Lübnan’da askeri kamp ve silah depoları vardır. Ermeniler yüzden fazla Müslüman köyüne saldırı düzenlemiş ve Karabağ’daki Azerbaycanlıları öldürmüşler.
– R. Patrik, İngiliz Muhabir (olay yerinde bulunmuş): “Hocalı’daki vahşiliklere dünya kamuoyunda hiçbir şekilde hak kazandırılamaz!!!”
– Golos Ukraini: V Stacko: Savaşın yüzü olmuyor. Yalnız çokça maske, kanlı gözyaşları, ölüm, bedbahtlık, yıkımlar. Hocalı’da bebekleri ne için katlettiler, ya anneleri? Allah insanı cezalandırmak isteyince onun aklını alıyor.’
– Nie Gazetesi: (Bulgaristan) Violetta Parvanova: “Hocalı insanlığın faciasıdır.”
– 3 Mart 1992’de BBC Morning News saat 07.37 yayınında durumu şöyle aksettirmiş; “Canlı yayın muhabirimiz 100’den fazla Azeri erkek, kadın ve bebek dahil olmak üzere çocuk cesetleri gördüğünü ve bunların başlarına yakın mesafeden ateş edilerek öldürüldüğünü rapor ediyor.”
– 16 Mart 1992 tarihli Newsweek’te Pascal Privat ve Steve Le Vine tarafından hazırlanan haberde katliam şu şekilde yansıtılmış: “Geçtiğimiz hafta Azerbaycan yine bir morgun mahzeni gibiydi; bir caminin arkasına geçici olarak kurulmuş morga sürüklenerek getirilmiş düzinelerce ceset ve yas tutan mülteciler… Bunlar 25 ve 26 Şubat tarihinde Ermeni kuvvetleri tarafından istila edilen Yukarı Karabağ bölgesindeki Hocalı köyünün Azeri sakinleriydi. Cesetlerin çoğu kaçmaya çalışırken yakın mesafeden vurulmuştu, bazılarının yüzleri paramparça idi, bazılarının kafa derileri yüzülmüştü…”
– Human Rights Watch: Hocalı katliamını Karabağ’ın işgalinden bu yana cereyan eden en kapsamlı sivil kırımı olarak nitelendirilmiştir.
– Amerikalı gazeteci Thomas Goltz: “Fotoğrafçı arkadaşım öyle etkilenmişti ki fotoğraf çekebilmesi için kendisini objelerin üzerine doğru itmem gerekiyordu. Cesetler, mezarlar, evet hepsi mide gerektiriyordu. Ama olanları anlatmak, dünyaya duyurmak gerekliydi. Hayatta kalanları bularak hemen orada neler dediklerini kaydettik. Bazı cesetleri tanımaya çalıştım ama yüzlerinden vurulanlar, tanınmayacak halde olanlar vardı. Bazılarının kafa derileri yüzülmüştü...
Hocalı Katliamı bizi derinden üzen olaylardan sadece bir tanesi bunun yanında,ermenilerin anadoluda yaptığı katliamlar,yunanlıların işgal bölgelerinde yaptığı katliamlar,kafkasyada yapılan katliamlar,rusların orta asyada Türklere yaptığı katliamlar,çinlilerin uygur türklerine yaptıkları katliamlar,rumların kıbrısta Türklere yaptığı katliamlar ve daha nicesi...

Katliamdan görseller:

Türkler soykırım yapıyor diye haykıranlar bilmelidir ki türkler hiçbir millete zalimce ve vahşice saldırıda bulunamamıştır. Kokuşmuş ermeniler ve diğer mezalimler dönüp kendilerine bakmalı yaptıkları soykırımların hesabını nasıl ödeyeceklerinin planlarını yapmalıdır, diyeceklerim bu kadar. Yazımızla alakalı diger katliamları incelemek isterseniz eğer;

Türklerin uğradığı işkence,
sürgün, ve soykırımlar sözcüğü
(yrd.doç.dr salim DURUKOĞLU)
Yazarak internet üzerinden pdf seklinde bulabilirsiniz. ilimle ve sağlıcakla kalın esenlikler...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YİĞİT ANA: NENE HATUN

KORKUSUZ: NECDET SEVİNÇ

TÜRK BAYRAĞININ TARİHÇESİ